Dans ve çeşitli sanat dersleri ile hizmet vermeye başlayan Borçka Sanat Merkezi halkın yoğun ilgisi ile karşılaştı. Sosyalleşme ile birlikte sanatı öğreneceklerini aktaran Yüksel Kahraman Sanat Merkezi hakkında bilgi verdi.

İlçede sanat ve müziğin bir arada olduğu Borçka Sanat Merkezi hizmet vermeye başladı. 2008 yılında bir dans grubu kurarak sanatını icra eden Yüksel Kahraman 2019 yılına kadar İstanbul da mesleğini sürdürdüğünü belirterek çevresel ve ekonomik sebeplerden ötürü memleketine döndüğünü vurguladı. Yüksel Kahraman, Borçka Sanat Merkezinin hikâyesini şu sözlerle dile getirdi” Bu bir hayaldi. Fiili olarak da bu işi yapıyorduk. 1995 yılın da Gürcistan’dan gelen bir devlet grubu vardı onu izledim. Kendi kültürümü nasıl bilmiyorum diye heyecanlanmıştım. Araştırdım İstanbul’dayken böyle bir yer buldum ve başladım. Başlamam da şöyle oldu Sovyet’in dağılmasıyla Sovyet deki bütün koreografi, sanatçılar, sporcular hep dünyaya saçıldı mecburen tabi ki. O süreçte Türkiye’ye gelenler de vardı. Onlardan eğitim aldım benim avantajım öyle idi. Bir süre sonra mesleğimin bu olmasına karar verdim çünkü bu konuda başarılı olduğumu düşündüm. 2008 yılında bir dans grubu kurduk. 2019 yılına kadar bunu sürdürdüm İstanbul da, sonra çevresel ve ekonomik koşullar nedeniyle köyüme geri dönmek istedim. Yaşadığımız köyde kurs açtık, pandemi koşulları zor geçti planımız aslında gelir gelmez bir şeyler yapmaktı sanat ile ilgili ama pandemi engel oldu. Pandemi koşulları gevşeyince kurs açtım bunu da iki sezon sürdürdük. Daha sonra sanat merkezi açmalıyım diye düşündüm çünkü Borçka’da böyle bir şey yoktu. Buranın her noktasını biz yaptık daha tamamlanmadı eksiklerimiz tabi ki de var ama çalışmalara başladık” diye konuştu.

“Kendi Kültürlerinden Mahrum Kalmamalı”

Piyano, çello, keman ve şan derslerinin olduğu Sanat Merkezi, Kafkas dansları ile Borçka halkının kültürlerinden mahrum kalmayacağını vurgulayarak “ Bu coğrafya Gürcülerin ağırlıklı olduğu bir coğrafya. Bende Kafkas dansları eğitimi aldım ve hâkimim o danslara koreografi de yaptım uzun zaman. İnsanlar kendi kültürlerinden mahrum kalmamalarını düşünüyorum onun için böyle bir çalışmaya başladık. Piyano, keman, çello ve şan dersi var. Burası aynı zamanda istihdam da sağlayacak, öğretmenler için ya da çeşitli sanat branşları için. Alanımız yettiği kadar sanatın her branşından burada ders açmayı planlıyoruz.

Dans da ne gerekiyorsa yaş aralığımız odur. Çocuklarda dört yaşında öğrencimiz var ama her dört yaşındaki çocuk uyum sağlayamayabiliyor. Ölçüyoruz ya da demo dersleri yapıyoruz” dedi.

Çocukların mahrumiyetini gidermek için açıldığını belirten Müge Fırat Kahraman son olarak şu sözleri dile getirdi” Sosyalleşme ve sanat ile birlikte olma amacı ile burayı tercih etmelerini bekliyoruz. Çocukların küçük yaşta başlamalarını çok istiyorum ve öneriyorum. Çünkü onlar için de farklı bir bakış açısı yaratıyor sanat, müzik ve dans ile uğraşmak. Veliler belki anlayamıyorlar ama bir öğrenci gelir piyanoyu mükemmel çalar ve mesleğini bu şekilde devam ettirir. Küçük çocukların küçük yaşlarda başlamaları hem bilinçsel olarak hem de beceri olarak çok şey katacağını düşünüyorum. Mahrumiyetleri gidermek için bu sanat merkezi var” ifadelerine yer verdi.

Ümran Kara

Kaynak: ARTVINPOST.COM

Tüm içerikler www.artvinpost.com sitesinden alınmaktadır.